30 November, 2011

39. Hafta


Sevgili blog, 39. haftamiz da bitti. Göbeğimin son durumu budur. Üzerindeki patikleri annem islemis. Ne kadar tatlilar dimi. Annem Adana`dan bi geldi zaten eşyaların çoğu kendisine degil torununa ait;) Masallah kizim sansli, herkes sağolsun bir sürü hediye göndermiş. Neyseki ben çok fazla birsey almamistim yine de dolaplari doldu. Umarim saglikli bir sekilde dogar da hepsini giydiririm.

Hergün update etmek istiyorum olanlari ama o kadar hizli akip geciyor ki zaman. Isyerindeyken daha planli programliydim ama evde oyle olamiyor malesef. Aksamlari kocacim isten geç geldigi icin gunluk planimiz ona gore yürüyor. (kendisi bu durumdan en cok mutlu olan kisi;-) Sabahlari gec uyaniyorum. Sonra sohbet-kahvalti, uzun bir yürüyüş derken öğlen oluyo zaten. Ögleden sonra da disarda isimiz varsa  onlari hallediyoruz ya da annemlerin yaptığı mükemmel yemekle, uzerine kahve fasli, geyik dedikodu... (ben hala kahve icemiyorum) Boyle aksam oluyo iste.

Bu arada 39. haftaya geldik bu dönemde en çok özlediğim sey kola oldu sanirim. (Hıı bir de bizim burda Kumrucu Şevki açıldı ama ben sadece peynir domatesli kumru yiyorum.. Gerçeğini ozledim.) Aslinda cok fazla bagımlılığım yok kola konusunda ama bazi yemeklerin yaninda canim  deli gibi istiyor. Bıktım diyebilecegim sey ise hergun yarim litre ictigim diyet sut. Sütü severdim aslinda ama onun da zorunlu olmasi beni biraz soğuttu. Neyse canim neticede bunlar küçük fedakarlıklar. Ee anne olmadim bile daha, bakalım doğduktan sonra daha neler yapmak zorunda kalacağız...

Yazıma burada son verirken son kilo durumumu açıklıyorum: +16 kilodayım..

26 November, 2011

Claire's ganimetlerim


Son dönemde hep Koza için bir şeyler aldım malum . Bir de geçende farkettim aylardır normal bir kıyafet almadıgımdan mağazalarda neler var haberim yok. Tek bildiğim LC Waikiki, H&M  vs nin hamile reyonları.. Umarım doğumdan sonra tez zamanda kilo verir, tekrar 38 bedenin içine sığabilirim, amin.

Bünye alışmış tabi arada kendine de birşeyler istiyor. Geçen hafta Claire's den bazı ojeler ve küpeler aldım. Hepsi de ufacık, ucuz şeyler ama buraya da ekleyeyim dedim. Öncelikle claires in ojelerine, minik lipsticklerine bayılıyorum söyleyemeden geçemiciim.. Ojelerin numaraları:  38, 55, 77, 43 fiyatı ise 2,99 TL. Benim tombik parmaklarımda ne de güzel durmuş:))

Küpeler ise ben 1 tanesini almıştım, kasada öğrendim ki pembe etiketli ürünlerin 3 adeti 10 TL imiş.. Yani 3 küpeyi 10 TL ye aldım çok da mutlu oldum:)) Ne kadar küçük şeylerle mutlu oluyorum dimi? İşte Kozacığıma aldıklarımdan sonra bana kalan ufacık bütçe ile yaptığım alışveriş:P

Eğer yolunuz düşerse ufak fiyatlara fazla parçalar alabilirsiniz. Keyifli alışverişler:)

25 November, 2011

Bebek bakım kitapları



Hamileliğimde herhangi bir kitap almadım, gebelik.org ve bazı web sitelerinden yararlandım. Doktorum da genel olarak çok güvendiğim ve tüm sorularıma gerekli yanıtları veren biri olduğu için kitap almaya gerek de duymadım. Ama bebeğin doğumu yaklaşınca bu sefer kendi vücudumda olan değişiklik değil hayatımıza yeni katılacak yepyeni bir insanla ilgili değişiklikleri öğrenmem gerekeceği için baktığım web siteleri yanında birşeyler de okuma ihtiyacı duydum. İşte şimdiye kadar aldığım ve okuyor olduğum 3 kitap. Bölüm bölüm okuyorum. Çünkü şimdilik beni en baştaki ayları ilgilendiriyor:)

Üçünü de önerebilirim. Bebeğinizin İlk yılında sizi neler bekler, sayfa sayısında da bakınca en kapsamlısı ve gerçekten de işe yarar birçok detay mevcut. Çok sevdiğim bir arkadaşımın hediyesiydi ve çok güzel bir hediye oldu:)

Merhaba bebek'in daha önce afişini görmüştüm bir avm'nin tuvaletinde:) Sonra Doorstepping'de de okuyunca almaya karar verdim, daha kısa anlatmış olmasına rağmen bu da yararlanıyor oldugum güncel bir kitap. Baştan sona okuyarak değil de önsözündeki ilgimi çeken bölümlerini daha çok okudum.. Önerebilirim.

Kız Bebek bakımı ise en renklisi, resimli eğlenceli bir kitap. Aynı serinin erkek bebek için olanı da var. Genel olarak bebek doğmadan önce ve doğduktan sonraki 1,5 yaşına kadar neler olacağına dair (alışverişten, doktor kontrolü ve acil durumlarda ne yapılması gerektiğine kadar) bilgi alınabilecek bir kaynak:)


Ama tabiki gerçek hayatta her bebek için uygulamanın farklı olacağına emin olduğum için yaşayıp göreceğim.. Şimdiden yanımda doğum için ve bebeğin ilk günleri için bekleyen iki melek var neyseki:) Ama bana birşey yaptırmamak için biraz fazla abartıyorlar kendileri.. Ben de yakında uykusuz kalacağım günlerin şimdiden acısını çıkarıp bol bol tembellik yapıyorum...

22 November, 2011

38. hafta


Yarın itibariyle 38. haftamız dolmak üzere, (bilmeyenler için) bir bebeğin ortalama 40 haftada doğduğunu düşünürsek son 2 haftamız kalmış gibi duruyor. Tabii etrafta kız bebekler erken gelir diyen sayısı da fazla ama daha geçen ay kız bebek doğuran bir arkadaşım 42. haftasını beklemişti. Dolayısıyla ben söylentilere değil Koza hanımın ne zaman gelmek istediğine bakıyorum. Artık her hafta doktora gidiyoruz. Bu haftaki kontrolümüz Perşembe günü. Bakalım doktorumuz ne diyecek. Son gidişimde NST cihazına bağlamıştı. Oradan çıkan raporlar ve bebeğin durumu da iyi görünüyordu.. Bana olasılıkları, sancının nasıl tutabileceğini, nasıl bir durumda panik yapmam gerektiğini, hangi durumlarda sakin olmam gerektiğini ayrıntılı anlattı. Sağolsun sen zaten gitmen gerektiği zaman hastaneye gidersin çok panik değilsin dedi:) Evet günler sakin bir şekilde sancıları beklemekle geçiyor işte. Neyseki bu süreçte canım kardeşim de uzaklardan gelip yanımda olduğu için hasret de gideriyoruz.. Kendisi gelirken eli boş gelmemiş, getirdikleriyle de uğraşıyorum tabi:)


Artık nurtopu gibi bir tablet bilgisayarım oldu:)) Sağolsun kardeşim uykusuz gecelerde vakit geçirmem için benim gibi teknoloji özürlü ablasına çağ atlatacak bir hediye almış :) Henüz yeni yeni alışmaya çalışıyorum kendisine.. Ama artık blogları okumak benim için daha kolay olacak:) Bir de post yazmaya alışabilirsem çok güzel olur, zamanla artık:)  Bir de yiğeni için cici cici şeyler vardı hediye olarak, onları da bilahare fotograflayıp ekleyeceğim..

Son zamanlarda blogda tamamen hamilelik ve kızımdan bahsediyorum  biliyorum ama son zamanlarda hayatım bu oldu gerçekten:) Halen yazacağım alıiverişler, okuduğum bebek kitapları vs var. Ama en kısa zamanda son dönemde satın aldığım ve okuduğum kitap postları da gelecek...

21 November, 2011

Bebek alışverişleri vol.2



Cok fazla lüzumsuz sey almamaya çalışan bir anne adayi olarak almis oldugum 2 tasima sisteminden bahsedecegim. Bunlardan ilki travel sistem denilen puset ve bebek arabası ikilisi. Bunu alabilmek icin nerelere bakmadim ki. Butun web siteleri, forumlar...o kadar cok seçenek var ki. Surekli akliniz karışıyor: benim dikkat ettiğim şeyler:

*kolay açılıp kapanabilmesi
*çok ağır olmaması
*sağlam olması
*çok pahalı olmaması idi (çünkü dışarda baktığımda 2.500 TL 'lik bir bebek arabası sordum:P yani bebek arabası deyip geçmeyin inanılmaz fiyatlar var)

İnternetten çokça baktım, o sıralar buggster ya da maxi cosiyi beğenmiştim ama bir de gidip canlı canlı görmek istedim. Eminönü'ne Havuzlu hana gittiğimde 3 model hem fiyat hem de kullanım açısından kolay gelmişti: Kraft Horn, Pierre Cardin Enigma ve Pierre Cardin 2020. Haydi benden bir güzellik: Eminönündeki fiyatları da yazayım:

Kraft horn: peşin fiyatı 515 TL, kredi kartı ile: 570TL
P. Cardin Enigma: peşin 450 TL,  Kredi kartı ile 495 TL
P. Cardin 2020: peşin 530 TL, kredi kartı ile:590 TL di.

Fiyatları ve kullanımı ile benim baktığım özelliklere uyuyordu. Bir kez de Saraçhane'deki alt geçide bakalım dedik, hani tüm bisiklet ve bebek arabası benzerlerini bulabileceğiniz yer. Gerçekten orada da çok fazla seçenek ve çok pazarlık şansı var. Ben orada da birkaç model beğendim ama en son Kraft horn da karar kıldık. 480 TL ye oradan aldık. Internete göre oldukça uygun oldu fiyatı ve benim bebek arabası kriterlerime de uygun oldu. Yukarıda bir fotoğrafı var ama bizimki gri ve açık sarı renklerde. Bir de ilk 1 yıl sağdaki şekilde değil de puseti iskelete takarak ve bebek bana dönük olarak kullanacağım, çok daha estetik ve küçük görünüyor. Umarım kullandıktan sonra da güzel yorumlar yaparım..



İkincisi ise Sling. Aslında teyzemin bana hediye ettiği bir chicco anakucağım var ama onu birkaç aydan sonra kullanabiliyorsunuz ve okuduğum tüm yorumlardan sling in taşıma açısından hem bebek hem de anne-baba için çok daha sağlıklı olduğunu öğrendim. Limango'dan da 59 TL'ye düştüğü anda bir tane edindim.


İlk aldığımda denedim çanta taşır gibi oldukça güzel, ama içinde bebek olunca nasıl olacak bakalım, o zamanda yorumlarımı yazacak zamanı bulurum inşallah. Bu arada çok görünmese de kullanım kılavuzunda yavru kaplan, koala kucaklaması, uykucu aslan, küçük kedicik, küçük alex vs gibi bebeği nasıl taşıyabileceğinize dair şirin açıklamalar da mevcut..

Darısı kızımı rahat rahat bunların içinde gezdirebilmeye:))

17 November, 2011

Evdeki ilk günüm..



Dün itibariyle doğum iznine ayrılmış bulunmaktayım. Dün açıkçası şirketten giderken biraz burukluk oldu uzun süre yokum diye ama tabii bugün çalar saat olmadan uyanıp güzel bir kahvaltı yapmak, hele ki de yaklaşık 1 yıldır görmediğim kardeşimi karşılayacak olmak içime ayrı bir huzur ve mutluluk katmıyor da değil:) Hele ki bir de Koza hanım gelsin o zaman eminim zaman çok hızlı akacak..

Dün bana çok güzel bir baby shower partisi yaptılar ofiste.. Pembe güzel bir pasta ve süslenmiş toplantı odasında.. tabi apar topar gittiğim için pastanın fotosu yok. En son gitmeden oda kapısını çektim.. Çok esprilidirler kendileri de:)

Ee artık evdeyim, daha çok post yazabilirim.. Sanırım son zamanlarda yazacağım postlar bebek ve onun alışverişleri üzerine olacak:) Herkesin ilgisini çekmese de belki birileri faydalanır küçük tecrübelerimden:)

Görüşmek üzere...

12 November, 2011

Tembel Cumartesi



Karnım burnuma geldi, sevgili eşim de heralde dışarda biyerde doğuracağım diye korkuyor çok fazla araba kullanmamı istemiyor:) Kendisi çalışırken ben de evde miskin bir Cumartesi geçirdim. Neyseki televizyonda da güzel filmler vardı, battaniyenin altına girdim, gelsin meyveler, gitsin çerezler, (tabi hepsini kendim getirip götürüyorum). Miskinlik yaptım. İlk film 'Seni Uzaktan Sevmek'. 2010 yılında çekilmiş ama benim hiç haberim yoktu. Daha jeneriğinden eğlenceli olduğu belliydi. Farklı şehirlerden sürdürülen bir ilişkiyi anlatıyor. Çok yakın çevremde uzun yıllar bu şekilde ilişki sürdürmüş bir arkadaşım vardı, genelde herşey filmdeki gibi günlük güneşlik değildi, izlerken o geldi aklıma. Ama eğlenceli kafa yormayan bir filmdi işte..


Diğer filmimiz de yine aynı tarzda eğlenceli bir filmdi. Sandra Bullock daha önce izlediğim hallerinin aksine güzel ve akıllı olmasından çok, komikti. Yine akıllı bir bulmaca yazarıydı ama tüm film boyunca hem çok konuştu hem de Steve'in peşinden koştu. Doğal ve sevimli bir o kadar da saf olunca başına neler gelmedi ki. Bu filme de rastlarsanız mısırınızı patlatıp karşısında keyifli 2 saat geçirebilirsiniz.

İyi seyirler:)

09 November, 2011

36. Hafta


Eveet bayramın son gününde bayramlığım ve göbeğimle verilmiş bir poz.. Ben kendimi bu kadar kocaman görmüyorum ama fotoğrafa bakınca gerçekten de kocaman olduğumu farkediyorum.. Toplamda 13 kilo aldım şimdiye kadar ama insanın fizyolojisi değişiyor. Yani şu eller benim mi, inanamıyorum bakınca.. Halbuki bana bu kadar yumuk yumuk gelmiyor baktığımda:)

36. haftamızı doldurduk bu da demek oluyor ki artık erken doğum gibi bir riskimiz kalmadı, ohh be:) Önümüzde 4 hafta var, eğer bizim kız daha erken gelmezse. Bana tam zamanında teşrif edecek gibi geliyor, niyeyse üzerimde bu yüzden rahatlık var. Bakalım hayırlısı. Hala yapmam gereken yığınla şey var ve nedense dediğim gibi bir rahatlık üzerimde.. Son 5 iş günüm kaldı. Haftaya Çarşamba gününden sonra evdeyim artık. Hem sonra kardeşim geliyor Amerika'dan :) Beraber halledicez kalan ihtiyaçları.. Aslında en acil olanı henüz hastane ile konuşmadık. İşte bu kadar rahatım sevgili blog.. Doktorum dışardan ve anlaşmalı olduğu birkaç hastane var, neyse haftaya o işi de halledicez.. Sonra içim rahatlayacak..

Bu arada yeni alışverişlerim var, hepsi de çok cici şeyler ve de hala eksiklerim.. Onları da yine evdeyken tamamlayacagım inşallah. Bu arada daha çok post yazıp aldıklarımı da eklemek var aklımda.. Onlar da sırada:)

07 November, 2011

Mutlu bayramlar



Yine günler girdi araya, Van'da deprem oldu, yüzlerce kişi öldü.. Haberlerde izlerken tesadüfen lise sınıf arkadaşımı (orada öğretmendi) gördüm. Çok üzüldüm.. Sonrasında ben bi üşüttüm pir üşüttüm, ilaç da almıyorum 2 hafta geçmedi, mide ve bağırsaktan başladı boğaz ağrısı, ciğerlere kadar öksürükle bitti. Hala biraz öksürüyorum ama daha iyiyim. Bir de bizim bilgisayar koca bilgisayar, laptop değil yattığım yerden de yazı yazamıyorum. Yani illa kalkıp çalışma odasına gelmek gerekiyor ki, her ayağa kalktığında kocaman ağır gelen bir kafa için bu pekte kolay olmadı.. Velhasıl yoktum ama geldim.. Hepinize iyi bayramlar diliyorum koca göbeğim ve ben:) Bu arada 36. haftamız doluyor Çarşamba günü, en kısa zamanda yeni göbek fotomla karşınızda olacağım..

*Resim buradan..
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...